Tanışma 3
Diyalog
До́брого вре́мени су́ток, дороги́е друзья́! Добро́ пожа́ловать на тре́тий уро́к нача́льного у́ровня ру́сской ре́чи A-Link.
İyi günler (iyi zamanlar) sevgili arkadaşlar. A-Link Başlangıç Seviye Rusça Konuşma Derslerine hoş geldiniz.
Как вы сего́дня? Как пожива́ете? Как ва́ше настрое́ние?
Bugün nasılsınız? Hayatınız nasıl gidiyor? Keyfiniz nasıl?
Наде́юсь, у вас всё хорошо́ и вы гото́вы слу́шать и говори́ть по-ру́сски.
Umarım, iyisiniz ve Rusça dinlemeye ve konuşmaya hazırsınız.
Сего́дня мне сно́ва бу́дут помога́ть Ива́н Андре́евич и его́ сын Во́ва.
Bugün İvan Andreyeviç ve oğlu Vova bana yine yardım edecekler.
- Здра́вствуйте, Ива́н Андре́евич! Приве́т, Влади́мир. Как вы сего́дня?
- Merhaba İvan Andreyeviç. Selam Vladimir. Bugün nasılsınız?
- Здра́вствуйте, Альби́на. У меня́, как всегда́, всё отли́чно! А вы как?
- Merhaba Albina. Ben, her zamanki gibi, harikayım. Peki siz nasılsınız?
- Здра́вствуйте, Альби́на Ива́новна. У меня́ так себе́.
- Merhaba Albina İvanovna. Ben şöyle böyleyim.
- Спаси́бо друзья́, у меня́ всё хорошо́. Вовочка, а почему́ твои́ дела́ так себе́. Что случи́лось?
- Teşekkür ederim arkadaşlar, ben iyiyim. Vovoçka, peki sen neden şöyle böylesin? Ne oldu?
- Потому́ что ма́ма не придёт. Она́ обеща́ла прийти́, но сказа́ла, что о́чень занята́ и поэ́тому не мо́жет пойти́ с на́ми.
- Çünkü annem gelmeyecek. Geleceğini söz vermişti ama çok yoğun olduğunu ve bu yüzden de bizimle gelemeyeceğini söyledi.
- Да, мне то́же о́чень жаль. Но, мо́жет быть, она́ придёт к нам в друго́й раз?
- Evet, ben de çok üzüldüm. Ama belki o bize başka zaman gelecek?
- Не зна́ю. Она́ всегда́ так занята́!
- Bilmiyorum. O her zaman o kadar meşgul ki!
- Понима́ешь, быть домохозя́йкой – нелёгкое де́ло. Домохозя́йка и убира́ет, и гла́дит, и стира́ет, и в магази́н хо́дит, и ку́шать гото́вит. Я уве́рена, что твоя́ ма́ма о́чень вку́сно гото́вит!
- Anlarsın ya, ev hanımı olmak kolay bir şey değildir. Ev hanımı hem temizlik, hem ütü yapar, hem çamaşır yıkar, hem markete gider, hem de yemek yapar. Eminim ki, annen çok lezzetli yemekleri yapıyor.
- Да, она́ вку́сно гото́вит, но я не всё ем. Бо́льше всего́ я люблю́ жа́реную карто́шку и котле́ты.
- Evet, onun yaptığı yemekler lezzetli ama ben her şey yemem. Ben en çok kızarmış patates ve köfte severim.
- Ну коне́чно, ты же футболи́ст и до́лжен быть си́льным, поэ́тому ты до́лжен хорошо́ ку́шать. А по́мнишь, ты нам обеща́л рассказа́ть о чём ты мечта́ешь?
- Tabii ya, sen bir futbolcusun ve güçlü olmalısın. Bu yüzden iyi beslenmelisin. Peki bize hayal ettiklerinin hakkında anlatma sözünü verdiğini hatırlıyor musun?
- Да! Коне́чно, по́мню. Мечта́ть – моё са́мое люби́мое заня́тие! Я мечта́ю о шко́ле, о соба́ке, о велосипе́де, о зоопа́рке. А ещё я хочу́ сейча́с уви́деть ма́му.
- Evet, tabii ki, hatırlıyorum. Hayal kurmak, benim en sevdiğim iştir. Okulu, köpeği, bisikleti ve hayvanat bahçesini hayal ederim. Ayrıca, şimdi annemi görmek istiyorum.
- Как здо́рово! Я уве́рена, что все твои́ мечты́ обяза́тельно сбу́дутся!
- Ne güzel! Eminim ki, tüm hayallerin gerçek olacak.
- Вы так ду́маете?
- Öyle mi düşünüyorsun?
- Коне́чно! Смотри́: в шко́лу ты пойдёшь ско́ро, соба́ку роди́тели тебе́ ку́пят, велосипе́д… я ду́маю, не пробле́ма. Пра́вда, Ива́н Андре́евич? В зоопа́рк мы пойдём вме́сте. Я тебе́ обеща́ю. А ещё я пригото́вила тебе́ сюрпри́з. Смотри́!
- Tabii ya! Bak; okula yakında gideceksin, köpeği anne baban sana alır, bisiklet … bence sorun değil, değil mi İvan Andreyeviç? Hayvanat bahçesine birlikte gideriz. Sana söz veriyorum. Bir de ben sana bir sürpriz hazırladım. Bak.
- Ма́ма! Ма́ма! Как я рад, что ты пришла́! Зна́чит, ты пошути́ла, что не придёшь?
- Anne! Anne! Geldiğin için o kadar sevindim ki! O zaman sen gelmeyeceksin diye şaka mı yaptın?
- Да, сыно́к. Мы с па́пой и с Альби́ной Ива́новной реши́ли сде́лать тебе́ сюрпри́з.
- Evet, oğlum. Biz baban ve Albina İvanovna ile sana sürpriz yapmaya karar verdik.
- Ура́! Ура́! Одна́ моя́ мечта́ сбыла́сь! Как хорошо́, когда́ мечты́ сбыва́ются!
- Oley! Oley! Hayalimin biri gerçekleşmiş! Hayaller gerçek olduğunda ne kadar da güzel oluyor!
- Ну, Влади́мир, и как ты сейча́с? Всё ещё так себе́?
- Ee, Vladimir, peki şimdi nasılsın? Hala şöyle böyle misin?
- Нет, коне́чно же! Тепе́рь всё отли́чно! Я о́чень рад!
- Tabii ki, hayır! Artık her şey harika! Ben çok mutluyum!
- И мы за тебя́ ра́ды, пра́вда Ива́н Андре́евич?
- Biz de senin için sevindik, değil mi İvan Andreyeviç?
- Да, мы о́чень за тебя́ ра́ды.
- Evet, biz senin için çok sevindik.
- Добро́ пожа́ловать!
- Hoş geldiniz.
- Спаси́бо, что пригласи́ли!
- Çağırdığınız için teşekkürler.
- Влади́мир, а ты мо́жешь сам предста́вить свою́ ма́му? Ты мо́жешь сам рассказа́ть нам, как её зову́т, как ты её называ́ешь, как называ́ет её твой па́па, кто она́ по профе́ссии, ско́лько ей лет, где́ она рабо́тает, нра́вится ли ей её рабо́та и что она́ лю́бит бо́льше всего́?
- Vladimir, peki sen kendin anneni tanıtabilir misin? Bize onun adını, ona nasıl hitap ettiğini, babanın ona nasıl hitap ettiğini, onun mesleğini, yaşını, nerede çalıştığını, işini sevip sevmediğini ve en çok neyi sevdiğini kendi başına anlatabilir misin?
- Ничего́ себе́, как мно́го вопро́сов! Ну хорошо́, я попро́бую отве́тить.
- Vay canına, ne kadar çok soru var! İyi, tamam, cevap vermeye bir deneyim.
- Ну попро́буй, попро́буй.
- Bir dene bakalım.
- Ма́му зову́т Ивано́ва Раи́са Михайловна. Её и́мя – Раи́са, её о́тчество – Михайловна, её фами́лия – Ивано́ва.
- Annemin tam adı İvanova Raisa Mihaylovna. Onun adı Raisa, baba adı Mihaylovna, soyadı İvanovna’dır.
- Како́й ты молоде́ц! А ты зна́ешь, как твоё о́тчество?
- Aferin sana. Peki senin baba adını biliyor musun?
- Коне́чно, зна́ю. Моё о́тчество – Ива́нович.
- Tabii ki, biliyorum. Baba adım, İvanoviç’tir.
- Хм… А ты зна́ешь, почему́ твоё о́тчество Ива́нович?
- Hm… peki baba adının neden İvanoviç olduğunu biliyor musunuz?
- Зна́ю. Потому́ что па́пу зову́т Ива́н.
- Biliyorum. Çünkü babamın adı İvan.
- А как зову́т па́пу ма́мы?
- Peki annenin babasının adı ne?
- Де́душку зову́т Михаи́л, поэ́тому о́тчество ма́мы – Михайловна.
- Büyük dedemin adı Mikhail, bu yüzden annemin baba adı Mihaylovna.
- Молоде́ц! А как ты называ́ешь ма́му?
- Aferin sana! Peki annene ne diyorsun?
- Я называ́ю ма́му про́сто ма́ма.
- Ona sadece ‘anne’ diyorum.
- Хм… А называ́ет ма́му твой па́па?
- Hm… Peki baban annene nasıl sesleniyor?
- Мой па́па называ́ет ма́му Ра́я, а иногда́ – моя́ дорога́я Раечка.
- Babam anneme Raya ve bazen de canım Ryeçka diye sesleniyor.
- Прекра́сно! А ско́лько Раи́се Михайловне лет?
- Çok güzel Peki Raisa Mihaylovna kaç yaşında?
- Хм… Я то́чно не по́мню. Я ду́маю, 20 лет
- Hm… Ben tam olarak hatırlamıyorum. Bence 20 yaşındadır.
- Замеча́тельно! Пусть Раи́се Михайловне всегда́ бу́дет два́дцать лет . А кто твоя́ ма́ма по профе́ссии?
- Muhteşem! Dilerim ki, Raisa Mihaylovna’nın yaşı hep yirmilerde klalsın. Peki annenin mesleği ne?
- Я то́чно не зна́ю, но она́ пи́шет интере́сные расска́зы.
- Tam olarak bilmiyorum ama o, ilginç hikayeleri yazıyor.
- Наве́рное, она́ писа́тель.
- Galiba o bir yazar.
- Нет, она́ не писа́тель. Она́ пи́шет расска́зы о поли́тике и об эконо́мике. Э́то мне па́па расска́зывал.
- Hayır, o, yazar değil. O siyaset ve ekonomi ile ilgili hikayeleri yazıyor. Bunu bana babam anlatmıştı.
- Аа! Поня́тно! Поня́тно! Она́ – журнали́стка и пи́шет не расска́зы, а статьи́ в газе́ты и журна́лы.
- Ha, şimdi anladım. O bir gazeteci ve hikaye değil, gazete ve dergilere makaleler yazıyor.
- Да, но моя́ ма́ма не хо́дит на рабо́ту. Она́ пи́шет статьи́ до́ма, потому́ что она́ домохозя́йка.
- Evet, ama annem işe gitmiyor ve makaleleri evde yazıyor, çünkü o bir ev hanımı.
- Да… нелегко́ – и журнали́стка, и домохозя́йка.
- Hm… hem gazeteci, hem ev hanımı olmak kolay değildir.
А сейча́с, мои́ хоро́шие, дава́йте вспо́мним и отве́тим на вопро́сы:
Şimdi ise canlarım hafızamızı tazeleyip sorulara cevap verelim:
- Почему́ быть домохозя́йкой – э́то нелёгкое де́ло? / Почему́ рабо́та домохозя́йки тру́дная?
Neden ev hanımı olmak kolay bir iş değil? / Bir ev hanımın işi neden zor? - Что Во́ва лю́бит есть / ку́шать бо́льше всего́?
Vova’nın en sevdiği yemek nedir? - О чём мечта́ет Во́ва?
Vova neyin hayalini kuruyor? - Что я пообеща́ла Во́ве?
Vova’ya ne sözü verdim? - Кака́я мечта́ Во́вы уже́ сбыла́сь?
Vova’nın hangi dileği şimdiden gerçek oldu? - Как о́тчество ма́мы Во́вы?
Vova’nın annesinin baba adı ne? - Как называ́ет ма́му Во́вы его́ па́па?
Vova’nın babası annesine nasıl hitap ediyor? - Как Во́ва называ́ет ма́му?
Vova annesine ne diyor? - Кто Раи́са Михайловна по профе́ссии?
Raisa Mihaylovna’nın mesleği nedir? - Где Раи́са Михайловна рабо́тает?
Raisa Mihaylovna nerede çalışıyor?
Бу́ду ждать ва́ших отве́тов.
Cevaplarınızı bekliyor olacağım.
До свида́ния!
Hoşça kalın.
Всего́ хоро́шего!
Her şey gönlünce olsun.
Береги́те себя́!
Kendinize iyi bakınız veya Kendinize dikkat ediniz.
Sözlük
- так себе́ [tak siBYE] – şöyle böyle
- что случи́лось? [şto sluÇİlas’] – ne oldu?
- обеща́ть / пообеща́ть что? кому́? [abiŞŞAT’ / paabiŞŞAT’] – ne sözü, kime söz vermek
- за́нят / занята́ / за́нято / за́няты [ZAnyat / zanyaTA / ZAnyata / ZAnyatı] – müsait değil, meşgul
- мне о́чень жаль [mnye Oçin’ jal’] – çok üzgünüm
- мо́жет быть [MOjıt bıt’] – belki
- в друго́й раз [vdruGOY ras] – başka zaman(da)
- всегда́ [fsiGDA] – her zaman
- домохозя́йка [damahaZYAYka] – ev hanımı
- лёгкий [LÖhkiy] – kolay, hafif
- убира́ть / убра́ть что? где? [ubiRAT’ / uBRAT’] – neyin temizliğini yapmak
- гла́дить / погла́дить что? [GLAdit’ / paGLAdit’] – neyin ütüsünü yapmak
- стира́ть / постира́ть что? [stiRAT’ / pastiRAT’] – ne yıkamak (çamaşır yapmak)
- уве́рен / уве́рена / уве́рены в чём? [uVYErin / uVYErina / uVYErinı] – hangi konuda emin
- вку́сный [FKUsnıy] – lezzetli
- гото́вить / пригото́вить что? [gaTOvit’ / prigaTOvit’] – ne pişirmek
- все [fsye] – herkes, tüm
- всё [fsö] – her şey
- бо́льше всего́ [BOL’şe fsiVO] – en çok
- жа́реный [JArinıy] – kızarmış
- карто́шка [karTOşka] – patates
- котле́та [kaTLYEta] – köfte
- до́лжен / должна́ / должны́ [DOLjın / dalJNA / dalJNI] – zorunda
- си́льный [SİL’nıy] – güçlü
- ку́шать / поку́шать [KUşat’ / paKUşat’ ] – yemek yemek
- заня́тие [zaNYAtiye] – uğraş, meşgale, ders,
- зоопа́рк [zaaPARK] – hayvanat bahçesi
- как здо́рово! [kak ZDOrava] – ne güzel! harika! süper!
- обяза́тельно [abiZAtil’na] – mutlaka, kesinlikle
- сбыва́ться / сбы́ться что? чему́? [zbıVAtsa / ZBItsa] – ne gerçekleşmek
- шути́ть / пошути́ть [şuTİT’ / paşuTİT’] – şaka yapmak
- реша́ть / реши́ть что де́лать? [riŞAT’ / riŞIT’] – karar vermek
- всё ещё [fsö iŞŞÖ] – hâlâ
- сам / сама́ / са́ми [sam / saMA / SAmi] – kendi başına
- свой [svoy] – kendi olan
- ничего́ себе́! [niçiVO siBYE] – vay canına!
- про́бовать / попро́бовать что? [PRObavat’ / paPRObavat’] – denemek, tatmak
- молоде́ц! [malaDYETS] – aferin
- про́сто [PROsta] – sadece
- прекра́сно [priKRAsna] – çok güzel
- то́чно [TOçna] – tam / kesin olarak
- поли́тика [paLİtika] – siyaset
- поня́тно [paNYAtna] – anlaşıldı
- статья́ [stat’YA] – makale
- вспомина́ть / вспо́мнить [fspamiNAT’ / FSPOMnit’] – aklına gelmek
- всего́ хоро́шего! [fsiVO haROşıva] – her şey gönlünce olsun.
- береги́те себя́! [biriGİtye siBYA] – kendinize iyi bakınız veya kendinize dikkat ediniz.